Kimler E-Ticaret Yapabilir

Süper bir fikrim var lafını çoğunuz en az bir kez duymuşsunuzdur. Fikrinin süper ve eşsiz olduğunu sanan, söylerse başkaları tarafından çalınacağını düşünen bir çok kişi bulunuyor çevremizde. Ve bu kişilerin çok büyük çoğunluğu da fikri hayata geçirememesinin sebebi olarak sermaye yetersizliğini gösteriyor. Ki bu kişiler genellikle gerekli fizibilite çalışmalarını yapmadığı halde bu bahanenin arkasına sığınıyor.

Bir girişim en basit hatlarıyla fikir bulma, ürün geliştirme, müşteriye ulaşma, onu kazanabilme, gelir elde edebilme, takım kurma, takım yönetme, rekabet etme, pazar analizleri vb. birçok alt başlıktan oluşuyor. Görüldüğü üzere fikir bulma aşaması bu işin gerçekten de küçük bir kısmını oluşturuyor. E-ticarete atılmadan önce bilmeniz gereken en önemli konu fikrinizin çok değerli olmadığıdır. Onu gönül rahatlığıyla başkalarıyla paylaşabilirsiniz. Zira fikrinizi gizli tutuyor olmaktansa başkalarıyla paylaşıyor olmanız, onların fikirlerini alıyor olmanız size daha fazla katkı sağlayacaktır.



Yazıya biraz negatif bir giriş yaptım zira E-ticaret sanılanın aksine kolay değil!

Herkes E-ticaret ile internet üzerinden ürün satamaz!

Bir e-ticaret paketi alır, bir pos bağlantısı yapar, stok tutmam, XML ile ürünlerimi yükler para kazanırım diye düşünenler büyük yanılgı içerisindeler. E-ticaret bu kadar basit değil.

E-ticarete girecek kişilerin öncelikle bazı vasıflara sahip olması gerekiyor. Kimler E-Ticaret Yapabilir sorusunun cevabı da bu vasıflarda gizlidir.

Bu vasıfların en önemlisi çalışkan olmaktır. Bir başkasının işinde 8 saat çalışmayı fazla bulan, zül olarak gören kişilerin E-ticarette başarılı olma şansı bulunmuyor. Elon Musk’ın fabrikalarında çalışan işçiler haftada 80 saat çalışıyorlar. Bu durumdan hoşnut olmasalar da diyecek bir şeyleri yok çünkü Elon Musk 100 saat çalışıyor. Yani sizin bu konuda öncü olmanız ve liderliği üstlenmeniz gerekiyor.

E-ticarete gireceklerin sahip olması gereken diğer bir vasıf ise temel finans ve muhasebe bilgisidir. Borç, alacak, kar marjı, stok, vergiler, stopaj, net maaş, brüt maaş gibi bu tarz kavramları biliyor olmalısınız. İyi bir muhasebeci ile anlaşmalı ve onunla birlikte finansal durumunuzu devamlı kontrol altında tutmalısınız.

Ürün yönetimi ve stok kavramını iyi bilmelisiniz. Eğer satmaya çalıştığınız şey stoğunuzda ki ürünler ise bunların takibini yapmak en önemli görevinizdir. Diyebilirsiniz ki stok takibi yapmak ne kadar zor olabilir ki? İnanın çok zor olabiliyor. Koca koca dev sermayeli e-ticaret siteleri sırf bu nedenden ötürü fişi çekebiliyor.

E-ticaret internet üzerinden yapıldığına göre o mecranın kavramlarına da hakim olmalısınız. Host nedir, domain nedir, SMTP nedir gibi soruları bu işe başlamadan öğrenmeniz gerekiyor.

Ve tabii ki müşteriyi sitenize çekeceğiniz kanalları iyi bilmelisiniz. Hangi kanaldan ne kadar müşteri kazandığınızı, ilgili kanaldan gelen müşterinin size ne kadar kazandırdığını bilmiyorsanız, ölçemiyorsanız paranızı ve büyümenizi doğru yönetemezsiniz. Bu nedenle Sosyal Medya, SEO, Adwords gibi kavramları detaylı şekilde öğrenmelisiniz. Kısacası Facebook’u artık bir arkadaşlık sitesi olarak değil bir pazar yeri olarak görmelisiniz.

Eğer bu vasıflara sahipseniz, doğru bir fizibilite çalışması yaptıysanız, doğru tedarikçilerle anlaştıysanız, kullanıcı dostu bir e-ticaret sitesine sahipseniz, müşterilerinizi dinliyorsanız E-ticarette başarılı olmamak için bir nedeniniz bulunmuyor demektir.

Yazıma son verirken sizlerle “Fab” girişiminin kurucusu Jason Goldberg’in girişimcilere öğütlerini paylaşmak istiyorum.

  • Bir tane hedefiniz olduğunu unutmayın, bunu her geçen gün tekrarlayın!
  • Takımınız kadar iyisiniz! Bu yüzden takımınızı motive etmekle, mükemmelleştirmekle uğraşın.
  • Tavrınızı belirleyin! Herkese girişiminizin adı geçtiğinde ne ile anılması gerektiğini düşünüyorsanız o yönde algı yönetimi yapın. Girişiminizin inovasyonla mı anılmasını istiyorsunuz, müşteri hizmetleri ile mi, hızıyla mı?
  • Kişisel zamanınızın %75’ini ürüne harcayın. Ürününüzün her detayına hakim olmak, bir kullanıcısı olmak, sürekli olarak taş üstüne taş koymak önemlidir.
  • Haftalık olarak tüm rakamlarınızı/finansallarınızı takip edin ve ekiple paylaşın.
  • Egzersiz yapın. Girişimcinin sağlıklı olması, girişim için de önemlidir. Spor yapın.
  • Geri bildirim toplayın. Geri bildirim toplamaktan çekinmeyin. Tüm geri bildirimleri derleyip değerlendirin. (Bu, her geri bildirimi yapın demek değil.)
  • Ofisten çıkın! Gerçek müşterilerinizle yüz yüze konuşun.
  • Yazın! Yazmak rahatlatır, blog yazmaktan, tweet atmaktan çekinmeyin. Sizinle aynı süreçten geçen girişimcileri dinleyin, onların yazılarını okuyun.
  • Para akışını yönetin. Paranız sizin nefesiniz. Nefesiniz biterse siz de bitersiniz. Her hafta para durumunuzu kontrol edin, paranız bitmeden yatırımcıya gitmeyi de unutmayın.
  • Yatırımcı gibi düşünün. Her hafta, “bu hafta yaptıklarım girişime değer kattı mı?” diye düşünün. Girişiminize değer katmayan işlerle uğraşmayın.
  • Eğlenin. Girişimcilik streslidir, o yüzden kendize eğlenecek şeyler bulun. Eğlenmeyi unutursanız bu girişiminize de yansır.
  • Sevin! Size değer veren, girişiminizin büyümesine katkı sağlayan tüm paydaşları sevin.

Bu makaleyi yararlı buldunuz mu?